01 January, 2013

Somerset House'da Yilbasi Gecesi


10 seneyi asti su memlekette yasayali bir kere yilbasi gecesi icin disari cikmadim,cikasim gelmedi,kalabalik beni icine girmeden gerdi,hic cekici gelmedi sogukta,kisacik isik gosterisini izlemek.

Bu sene ise,ilk defa cikasimiz geldi sokaklara,aldik Somerset House'un terasina biletlerimizi aylar oncesinden,heyecanlandik hani havaifisek gosterisini mis gibi bir yerden guvenli bir sekilde izleyecegiz diye.Arka planda dj,hareketli muzikler ve de sampanya odedigimiz £40 'un icinde,eger isterseniz daha fazla odeyip once paten kayip,sonra terasa giris yapabiliyorsunuz.Biz gecen sene kaydigimiz icin,bu sene gormedik,gec gidip,kisa sure takilip geri donmek idi planimiz.

Velhasil,8 gibi ciktik evden,sicak tutsun diye ben onceden 1 kadeh sarap ictim,hic suslenip,puslenmedim,allik dahi surmedim,beni  sicak tutucak,gayet rahat ve basit kiyafetlerimi giyindim(ablamiz cok soguk diye uyarmisti,o kadar da degilmis) ve de attik kendimizi disari.Somerset House bizim evimizden,tek otobusle tas catlasa 1 saat,mis gibi,gayet rahat gidicegimizi dusunduk her zaman ki gibi.Salak kafa,yilbasi gecesi mumkun mu rahat seyahat!!!

Bindik bizi yari yolda birakicak otobuse,inecegimiz yerden degistirecegimizi dusunerek.Allahim,o otobus yolculugu,kalabalik,gurultu,zirlayan cocuklar,telefonla  kulaga hic hos gelmeyen bir dille yuksek sesle konusan anneler,beni delirticekti.Hani bazi filmlerde gurultuden cildirmak uzere olan insanlar vardir ya,butun sesler kafayi yedirtir onlara,aynen oyle hissettim,suratimdan dusen bin parca,kalbimde kalmadi bir gidim heyecan o otobusten inene kadar.

Indik,Elephnat&Castle'da,otobuse binmek uzere,butun otobusler yon degistirmis,gidicegimiz yere gitmiyor ve yurumeye karar veriyoruz,sadece nehir kenarlari kapalidir,gayet kolay nehir kenarina ulasiriz diye. Yuruduk,West Minister'a kadar,sora sora,yollarin cogu trafige kapanmis,yonler degismis.Allah icin bir dolu gorevli,polis ortalarda,soruyorsunuz gayet guzel yonlendiriyorlar.

Ben dogru yolda oldugumuzu dusunurken,tekrar ve son kez polise sordum,suraya gidicez diye,nehrin yanlis tarafindasiniz dedi:) Yon konusunda acayip beceriksiz oldugumu soylemismiydim:) OK,surat asik,ha geri donucez,ha oturup agliyacagiz.Tabii ki ben,her halukarda,bedeli ne olursa olsun kafaya takdigini illa yapicak insan, geceyi kurtardim,ziyan etmiyoruz o odenen parayi dedim,zor kazaniyoruz,ilk defa birsey denemek istedik,eve donmek yok.

En sonunda,onerildigi uzere gittik Lambeth metro istasyonuna,(yurumus oldugumuz yolu aynen geri donerek)ordan Embankment'da indik,ordan sonrasinda ise kic kica,dip dipe yuruye yuruye gayet kolay bir sekilde hedef noktamiza ulastik.:)  Nefes aldik,mis gibi nehir havasi.Bir de orayi cok seviyorum ben,cok shik ve nezih,hatta cokkk romantik buluyorum:)





Yukaridaki  kucuk iki fotograf terasdan goruntuler.Cogunluk gayet rahat giyinmis,her cesit insan,bir dolu turist.Arka planda yilin en cok bilinen,hareketli sarkilari.Fena degil,bana gore manzara zaten butun sikintiyi unutturan.



Ustteki kolajda,terastan alt tarafa bakis.Inanilmaz kalabalikti,sanirim o kadar cok insani ben hayatim boyunca gormedim.Gosteriden sonra biraz daha takilip manzarayi izlerken,genclerin kendi aralarinda kavga ettigini gorduk ve havada hic alisik olmadigim kadar cok maruvana kokusu vardi,sanki Amsterdam'da gibi hissettim kendimi. Sampanya,hayatimin en kotu sampanyasi idi,bitiremedim. Sampanyanin yanindaki fotografta,sampanya alma sirasini goruyorsunuz:) Degmiyor,ama bira da satiyorlar,presseco da,tabii her zamankinden daha fazla fiyata.


Opusenler,koklasanlar,bir dolu yabanci dil,bir dolu mutlu insan,gurultu ile girdik yeni yila.

Donus yolunda ise,yine dib dibe yuruduk Charing Cross Istasyonuna.Biz sansli idik,zamanlamamiz superdi,fazla yigim olmasin diye,belirli bir sure sonra insanlari durdurup,beklettiler,tren istasyonuna,metro istasyonuna gidicek insanlari yonlendirdiler ve kolay bir sekilde ulastik tren istasyonuna.Saat 11:45 ile sabah 04:30 arasinda ulasim bedava idi. Yarim saat icinde yasadigimiz bolgeye vardik ve eve de yine yuruyerek geldik,mis gibi yagmus esliginde,ki ben bunu iyiye isaret gordum:)

Beni en cok sasirtan,anne-babalarin bebek arabalari ile o kalabalik icine girmis olmasi,garibim bebeler,sogukta,kalabalikta.Hem onlara zarar hem de zaten yogun olan kalabaliga.Hic abartmiyorum bazi yerlere kic kica yurunuyor.  Ben olsam,kiyamazdim bebegimin o pislik icinde olmasina,gormeyi vereyim havai fisekleri cocugum buyuyene kadar ne olur sanki.Boyle sahneleri gordukce,anne babaligin sadece bencillik ve kazadan ibaret oldugunu dusunuyorum ben.Bu demek degil ki anne babalarin hayatlarini tamamen cocuklarina adasin dusuncesini savunuyorum.Asla,dilegim daha dusunceli velilerle cevrili olmak,gelecegin cocuklarinin daha iyi ve parlak yetismesi icin.Bu sadece benim gozlemim ve dusuncem.

Iste boyle gecti bizim ilk ve son Londra ici yilbasi gecesi maceramiz.Ille de Londra'da havai fisek gosterisini tecrube edinmek istiyorum derseniz tavsiye ederim,  cok icmiycekseniz,guvendiginiz insanlarla cikicaksaniz ve guzel bir yerde olucaksaniz,kiytirik bir yerden izliycekseniz oturun rahat koltugunuzda,sicak evinizde daha iyi,en sevdiklerinizle.

Uzunca anlatmak istedim Londra'ya yilbasi icin gelmek isteyenler olusa diye.Umarim faydali olmustur.

Bir dahaki sene yilbasi gecesi icin simdiden plan yaptim ve cok heyecaliyim:) Umarim alnimin aki ile cikarim bu plandan.

Hepinize muhtesem bir 2013 diliyorum,tum dilekleriniz gercek olsun.

Ben bugun inanilmaz bir mutlulukla doluyum,sanirim yakin zamanda aileme kavusacagim icin.

Hepinize sevgiler...

No comments:

Post a Comment